Sürgün Dergisi'ne destek olmak ister misin?

Destek Ol

Sürgün Dergisi Logo

Zerre İçinde Bir Nisyan Çobanı

Bunun üzerine, Rabbine: Ben yenik düştüm, bana yardım et! Diyerek yalvardı* 10:55

Kıvranıp duruyor dünya, belki de yokların savaşıdır bu bilemiyorum.

Ayna tutuyor yüzüme kıvranırken,  yağmur damlaları bir bir kırışıyor, 

Bir derin uykudan uyandım sanıyorum; 

Tıpkı, yaşadığımı sandığım gibi.. 

 

Bir evren donattım yırtıp dünyamı, 

Felekleri yaylım ateşine veren de bendim! 

Yalvarırken diz üstünde, 

Tüm göğü sırtlamış güderken dağların gürültüsünü, 

omuzlarım çökmek bilmiyor.. 

Hamuruma ne kattın böyle 

 

Gözlerim yumuk şafağı beklerdim her gece, 

Evlerin ellerinden tutmuş koca bir deve dönüşüyordum 

Bir kere iki ayak üstünde durdu mu insan, yerinde duramaz derdi babam 

Fakat dünya, 

yıkılırken dimdik ayakta duran bir ihanet küresi değil mi? 

 

Demir duvarlar arasında kesişen yazgılar ve kurşunlanan bir gömlek cebinden gelen tentürdüyot kokusu aşındırıyor kapımı:

Kabullenemiyorum.. 

Kim bilir kaç yüzyıldır aynı tokmağın tıngırtısı,

üstelik, annemin titreyen elleri de kasnakta:

Beni ölesiye kucaklıyor. 

Sayı: Sayı 06

Kategori: Şiir

Yazar: Ayşe Zülal Günay