Sürgün Dergisi'ne destek olmak ister misin?

Destek Ol

Sürgün Dergisi Logo

Gözlerin Yeşermiş Lalüfer

Seni çağırmayan dağların dibinde doğdun
İnkâr etmeyecek yaşların
Sen ağlamaya da mahmuzdun
Şimdi dalların balkonlara uzanıyor
Şimdi taşları bile yırtacak filizlerin, zillerin
Kim derdi ki ekose teninle
Kışları bahara ikna ederken vurulacaksın
Tenin atına süpürdüğün raşelerle, karaşın kentlerle
Kırk kere kambursan
Kırk birde doğrulacaksın.

Sen, halhalların yalın ayak
Yedi neslin ufuk vakti şehre koşarak
Sürgün edilmiş bir dilbersin
Yağmurun ahdi raşin, toprağın kurak
Bilmem niye hâlâ
Su seslerine ellerim dersin
Taç yapraklarından güzelliğimi ziftlere serptin
Yine de kalbimi kırdığını inkâr edersin
Bilirim sen su kasidelerine yansıyıp
Kasırgalara alttan almayı öğretirsin.

Belin kıvrak
Şu dağdan diğer dağa gökkuşak açarak
Hatta kalpalardan
Biat ettiğin topuklardan kaçarak
Ne olmayı diliyorsun kendine?
Kirpiklerim sana bakarken budanmadı mı söyle
Dalların çarpmadı mı yüzümün öyle uçuk
Bakılmaya değer yerlerine
Bu çiller bile
Sen şarkı söylerken saçıldı yüzüme.

Koşuyordun
Dizlerinden aşağısı gelinciklere, gidicilere
Gerit gerit renklere boyandı diye
Kramplara ikna ettin sen eklemlerini
Adın böyle nihal böyle nefiy
Sürgün edildin dilber
Şimdi burgulara öykün
Sürüldüğün surlardan alınsın yükün, diye
Sen göğüs gerebil diye yeşile
Bak kaldırımlar müsaade ediyor sürgününe.

Sayı: Sayı 01

Kategori: Şiir

Yazar: Ayşe Şimşek