Gargat

Yanlış anlamaların çoğaldığı bir çağda 

Saygı duymuyorum hiçbir kitapsızlığa

Yükselmek için eğilenler

Ve gümüşü nimetten saymayanlar

Anlamıyorlar tüm bunları

 

Keçinin günahını benden sanardı ahâli

Tüm iftiralardan sıyrıldım

Dedim ne olacak memleketin hâli

Münafığı gördüm, kafire sarıldım

 

Toprağından kopardım çiçekleri, bir zalimin gönlünü hoş etmek için

Dolu dizgin atlarla koştum, uçsuz bucaksız yerlere

Adaletin gözle görülemediğine inandırdım kendimi

Onu yıllardır göremeyince

 

Evet, yeni bir anayasa istiyorum

Bileziklere yazıyorum tarihin olağan akışını

Makul isteklerim yok

Tövbesi kabul edilmemiş günahlar arıyorum kendime

Hayır, İsmail değilim kurban olmamam ölüme

 

Magistralar övülürken iktidarın gölgesinde

Bir ateş yaktım, duvarlarda izimi bırakmak için

Haydutlar kesmişler yolu, karşı dağın eteklerinde

Bir yiğit arıyor halk

Medine’de bir Fahrettin, memlekette bir Hekimoğlu

 

Kınamak yetmiyor yıldırmak için düşmanı

Sen ne yaptın zalim bombalarken meydanı?

Bu dikilen ağaçlar zeytin değil gargat

Yıkık bir duvar hayal ediyorum dibinde çokça ağlanacak

Kaybettim sandıkları açacak son anahtarı